Konkordato ilan edilirse, borçlu mahkemeden geçici mühlet alır; borç ödemeleri durdurulur, icra takipleri durur. Alacaklılarla anlaşma sağlanırsa borç yapılandırılır. İzmir’de Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurulur.
Sermaye şirketi veya kooperatif olmayan gerçek kişiler (sadece ticari borçları için), iflas etmiş kişiler, konkordato şartlarını kötüye kullananlar. İzmir’de detay için Asliye Ticaret Mahkemesi’ne danışın.
Konkordatoda şirket, mevcut yönetimi tarafından yönetilmeye devam eder. Mahkemece atanan konkordato komiseri, süreci denetler ve raporlar. İzmir’de Asliye Ticaret Mahkemesi komiser atar.
Konkordato süresi, geçici mühletle başlar (3 ay, uzatılırsa 5 ay). Kesin mühlet 1 yıldır, mahkemece 6 ay uzatılabilir. İzmir’de Asliye Ticaret Mahkemesi karar verir.
Kredi koşulları, faiz oranları, teminat yapısı, geri ödeme planı ve sözleşme şartları öne çıkar. Ayrıca risk yönetimi ve mevzuata uyum da sürecin sağlıklı ilerlemesi için önemlidir
Finansal verilerin hazırlanması, piyasa analizi yapılması, alternatif finansman modellerinin değerlendirilmesi ve şeffaf iletişim kurulması temel stratejilerdir. Güçlü yönler ve riskler önceden belirlenmelidir.
En yaygın hatalar; yetersiz hazırlık yapmak, alternatifleri incelememek ve sözleşme maddelerini gözden kaçırmaktır. Bu durum ileride ödeme güçlüğü veya sözleşme ihlallerine yol açabilir.
Müzakereler nakit akışı, borç yönetimi ve yatırım kapasitesini doğrudan etkiler. Avantajlı şartlar finansal istikrarı güçlendirirken, olumsuz koşullar uzun vadeli yük getirebilir.
Tapu kayıtları, ipotek ve mülkiyet belgeleri titizlikle incelenmelidir. Mevzuata uygunluk ve hukuki risklerin önceden değerlendirilmesi, mülkiyet haklarının korunmasını sağlar.
Eksik belge kontrolü, sözleşme hükümlerini göz ardı etmek ve ruhsat veya izinleri araştırmamak en yaygın hatalardır. Bu tür eksiklikler, ileride hukuki ihtilaflara yol açabilir.
Mevzuata uygun ve doğru şekilde yürütülen gayrimenkul işlemleri, işletmelerin varlıklarını güvence altına alır, nakit akışını düzenler ve uzun vadeli yatırımların sürdürülebilirliğini destekler.
Kat mülkiyeti kanunu ve ilgili mevzuat, ortak alanların kullanımı, bakım sorumlulukları ve aidat gibi konuları belirler. Bu düzenlemeler, hak kayıplarını önleyerek taraflar arasında düzen sağlar.
İcra ve iflas hukuku süreci, alacaklının talebiyle icra takibinin başlatılmasıyla başlar. Borçlunun varlık ve gelir durumu tespit edilir, haciz ve ödeme emirleri uygulanır. Sürecin her aşaması, yasal prosedürlere uygun olarak yürütülerek alacağın tahsil edilmesi sağlanır.
İcra ve iflas hukuku kapsamında haciz ve teminat uygulamaları, borçlunun mal varlığı ve gelir durumuna göre belirlenir. Mahkeme ve icra daireleri aracılığıyla taşınır veya taşınmaz mallar üzerinde tedbirler alınır ve alacağın güvence altına alınması sağlanır.
Borçlu, mali zorluk yaşadığında icra ve iflas hukuku çerçevesinde mahkemeye iflas erteleme talebi sunabilir. Mahkeme, borçlu şirketin finansal durumu ve alacaklıların menfaatlerini değerlendirerek erteleme veya yapılandırma kararı verir. Bu süreç, şirketin faaliyetlerini sürdürmesini ve alacaklıların haklarının korunmasını sağlar.
Alacaklılar, icra ve iflas hukuku sayesinde yasal süreçler çerçevesinde korunur. Alacak tahsilatı, haciz uygulamaları ve iflas takibi adımları, alacaklının kayıplarını minimize eder ve sürecin şeffaf ilerlemesini sağlar.
Borçlar hukuku, sözleşme şartlarının titizlikle incelenmesini ve yükümlülüklerin yerine getirilip getirilmediğinin tespitini sağlar. İhlal durumunda, taraflar arabuluculuk veya mahkeme yoluyla çözüm arayabilir; tazminat ve yasal yaptırımlar devreye girer.
Borçlar hukuku, borçlunun ödeme yükümlülüğünü yerine getirmemesi durumunda uygulanacak prosedürleri belirler. Önce yazılı uyarılar yapılır, ardından alacak tahsilatı ve gerekli yasal takipler başlatılır.
Borçlar hukuku, işletmelerin ticari sözleşmelerde tarafların hak ve sorumluluklarını belirlemesini sağlar. Bu sayede ticari ilişkiler şeffaf ve hukuka uygun yürütülür, olası anlaşmazlıklar önceden önlenir.
Borçlar hukuku, sözleşmeye dayalı olmayan zararları da kapsar. Haksız fiil durumunda, zararın tespiti ve sorumluların tazmin yükümlülüğü belirlenir, mağdur tarafın hakları korunur.
İdare hukuku, kamu kurumları arasındaki yetki ve görev sınırlarını açık şekilde belirler. Bu, işlemlerin hukuka uygun yürütülmesini ve keyfi uygulamaların önlenmesini sağlar.
İdare hukuku, para cezası, ihtar veya görevden alma gibi idari yaptırımların yasal prosedürlere uygun uygulanmasını sağlar. Bu denetim, vatandaş haklarını korur ve kamu düzenini güçlendirir.
İdare hukuku, imar ve ruhsat işlemlerinde yetkili mercilerin kararlarını mevzuata uygun şekilde yürütmesini sağlar. İşlemler, şeffaf ve kontrollü biçimde ilerler, hukuki ihtilaflar minimize edilir.
İdare hukuku, idari eylem veya ihmallerden kaynaklanan kamu zararlarının öncelikle tespit edilmesini ve ardından yasal prosedürler çerçevesinde tazmin edilmesini sağlar. Mahkemeler, zararın boyutunu belirler, sorumluları tespit eder ve tazminat ödemesinin uygulanmasını denetler.
Finansal yeniden yapılandırma, borç ödeme güçlüğü çeken KOBİ’ler, sermaye şirketleri ve kooperatiflere uygulanır.
Finansal yeniden yapılandırma, icra takiplerini durdurur, borç vadesini uzatır, likidite sağlar, iflası önler. Şirketler faaliyetlerine devam eder.
Finansal yeniden yapılandırma için mali tablo, borç listesi, faaliyet raporu ve yapılandırma planı gerekir. Mahkeme veya bankalara sunulur.
Finansal yeniden yapılandırma, banka kredileri, ticari borçlar ve vergi borçlarını kapsar. Konkordato veya banka anlaşmalarıyla yapılandırılır.
Profesyonel yaklaşım, sürecin her aşamasında öngörülebilir riskleri analiz etmeyi ve olası hukuki, mali ya da operasyonel tehditlere karşı önceden tedbir alınmasını sağlar. Bu titizlik, işletmenin geleceğini güvence altına alır.
Kaliteli ve profesyonel destek, yalnızca mevcut sorunları çözmekle kalmaz, gelecekte doğabilecek risklerin de önüne geçer. Böylece işletmeler sürdürülebilir büyüme ve istikrarlı bir yapıya kavuşur.
En önemli unsur doğru hukuki altyapıdır. Sözleşmelerin, mülkiyet kayıtlarının ve ticari belgelerin eksiksiz düzenlenmesi; risklerin önceden öngörülmesi işletmelerin uzun vadede güven içinde faaliyet göstermesini sağlar.
Çalışan sözleşmeleri; rekabet yasağı, gizlilik ve sorumluluk hükümleriyle işletmenin ticari sırlarını güvence altına alır. Ayrıca iş hukuku çerçevesinde düzenlenen sözleşmeler, hem işverenin hem de çalışanın haklarını koruyarak ileride doğabilecek uyuşmazlıkları minimize eder.
Ticaret hukuku çerçevesinde stratejik sözleşme yönetimi, tarafların hak ve yükümlülüklerinin net belirlenmesi, risklerin önceden analiz edilmesi ve hukuki uyumun sürekli denetlenmesi ile sağlanır. Bu yöntem, ticari ilişkilerde uzun vadeli güvenlik sağlar.
Ticaret hukuku kapsamında şirket birleşme ve devralmalarında, kapsamlı durum tespiti, sözleşme hükümlerinin titizlikle incelenmesi ve mevzuata uygunluk denetimleri ile hukuki riskler azaltılır ve yatırım güvenliği sağlanır.
Ticaret hukuku, uluslararası sözleşmelerin farklı ülkelerdeki mevzuata uygunluğunu ve olası uyuşmazlıklarda uygulanacak çözüm yollarını öngörür. Ayrıca gümrük, vergi ve lojistik risklerinin analiziyle işletmelerin küresel pazarlarda güvenle faaliyet göstermesi sağlanır.
Ticaret hukuku, dijital sözleşmelerde elektronik imza, veri güvenliği ve e-ticaret mevzuatına uygunluğu güvence altına alır. Böylece işletmeler, dijital platformlarda da hukuki riskleri minimize eder ve ticari işlemlerini güvenle yürütebilir.
İş hukuku, işçilerin ücret, izin, kıdem ve ihbar tazminatı gibi haklarının mevzuata uygun şekilde korunmasını sağlar. Denetimler ve yasal süreçler, hak ihlallerini engelleyerek adil bir çalışma ortamı yaratır.
İşten çıkarmalar, iş hukuku kapsamında geçerli nedenler ve prosedürlere uygun olarak yapılır. İşveren, fesih gerekçesini belgelemeli ve işçinin haklarını ödemelidir; aksi durumda hukuki ihtilaf riski artar.
İş hukuku, işyerinde disiplin cezalarının uygulanmasında adil ve hukuka uygun prosedürler belirler. Sözlü veya yazılı uyarılar, performans değerlendirmeleri ve disiplin kurulları ile süreçler yönetilir; bu, hem çalışan motivasyonunu korur hem de hukuki güvenliği sağlar.
İş hukuku, toplu iş sözleşmeleri ve sendika ilişkilerini düzenleyerek işçi-işveren dengesini korur. Taraflar arasındaki müzakerelerin mevzuata uygun yürütülmesini sağlar ve olası toplu uyuşmazlıkların önüne geçer.
Ceza hukuku, suçun hukuki unsurlarını belirleyerek, eylemin kast veya taksir boyutunu değerlendirir. Delil incelemesi ve yasal kriterler doğrultusunda, suçun varlığı ve failin sorumluluğu tespit edilir.
Ceza hukuku, suçun işlenmesini önlemek için gözaltı, adli kontrol veya tutuklama gibi tedbirleri belirler. Bu tedbirler hem toplumsal güvenliği korur hem de adil yargılanma hakkını gözetir.
Ceza hukuku kapsamında deliller; tanık beyanları, yazılı belgeler ve teknik incelemelerle toplanır. Delillerin geçerliliği ve hukuka uygunluğu titizlikle denetlenir, böylece adil yargılama sağlanır.
Ceza hukuku, mahkeme kararlarının icrasını, infaz ve denetimli serbestlik mekanizmalarıyla takip eder. Kararların doğru ve zamanında uygulanması hem mağdur hem de toplum açısından hukuki güvenliği sağlar.
Mirasçıların hakları, ölen kişinin vasiyeti ve yasal miras düzeni çerçevesinde tespit edilir. Mahkemeler ve noterler, mirasçıların kimler olduğunu ve haklarını belirleyerek adil dağılım sağlar.
Mirasçılar, yasal süre içinde mirası kabul veya reddedebilir. İşlem noter veya mahkeme aracılığıyla kayda geçirilir ve hakların korunması sağlanır.
Mirasçılar, miras borçları veya haksız fiil kaynaklı taleplerini mahkeme aracılığıyla ileri sürebilir. Mahkeme süreci, tazminat ve alacakların adil bir şekilde uygulanmasını temin eder.
Evet, miras bırakan, vasiyetnamesini yasal şartlara uygun şekilde istediği zaman değiştirebilir veya iptal edebilir. Noter onayı ile yapılan değişiklikler geçerlidir ve miras paylaşımı buna göre düzenlenir.
